05 Aralık 2012

TTB Genel Sekreteri Bayazıt İlhan: Karardan son derece memnunuz

Hacettepe, Ankara ve Gazi Üniversitesi tıp fakültelerinde öğrenim görmekte iken 6 Haziran 2012 tarihinde Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) adı altında yapılan operasyonlar kapsamında gözaltına alınarak tutuklanan 13 tıp öğrencisi serbest bırakıldı.

Yaklaşık 6 aydır Sincan F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan 13 tıp öğrencisi, bugün (5 Aralık 2012) Ankara’da görülen ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.

TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Bayazıt İlhan, tahliye kararının ardından yaptığı açıklamada, sonuçtan son derece memnun olduklarını bildirerek, şunları söyledi: “Tıp öğrencilerimiz 6 Haziran 2012 tarihinde bir operasyonla gözaltına alındılar ve tutuklandılar. Operasyonda gizlilik kararı olduğu için öğrencilerimiz hakkındaki suçlamaları o sırada öğrenemedik.  Bu arada bazı basın yayın organlarında öğrencilerimiz ile ilgili mesnetsiz bir dizi iddia yer aldı. TTB olarak 7 Haziran 2012 tarihinde yaptığımız basın açıklamasında öğrencilerimizin suçsuz olduğuna kefil olduğumuzu açıklamıştık. Bugün verilen tahliye kararı ise öğrencilerimizin suçsuz olduğunun göstergesidir. Bütün öğrencilerimiz ve ailelerinin gözü aydın olsun”.

TTB, öğrencileri duruşmada yalnız bırakmadı

Altı aydır tutuklu olan 13 tıp fakültesi öğrencisinin de aralarında bulunduğu, Tıp, Diş Hekimliği ve Sağlık Bilimleri fakülteleri öğrencisi 47 kişi hakim karşısına çıktı.

‘Sağlıkta memnuniyet algısını kırmaya çalışmakla’ suçlanan ve Halk Sağlığı Topluluğu, Türk Tabipleri Birliği Öğrenci Komisyonu (TÖK) ile SES Öğrenci ve Sağlık Politikaları Komisyonu’nu üyesi olmaları ve yoksul mahallelerde sağlık taraması yapmaları v.b. faaliyetleri gerekçe gösterilerek tutuklanan öğrencilerin ilk duruşması Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tutuklu tıp öğrencilerine destek olmak amacıyla TTB’nin çağrısıyla, hekimler, sağlık çalışanları ve tıp öğrencileri duruşmanın gerçekleştirildiği gün ve saatte Ankara Adliyesi önünde toplandı.

Yargılanan öğrencileri, aileleri, arkadaşları, emek ve demokrasi örgütleri ile bazı siyasi parti temsilcileri de yalnız bırakmadı. TTB, Ankara Tabip Odası, SES Genel Merkezi, SES Ankara Şubesi, KESK, Eğitim Sen, BES, BTS, TMMOB, DİSK/Genel-İş, Halkevleri, İHD, TİHV yönetici ve temsilcileri, BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Aysel Tuğluk, Sırrı Sakık, Ayla Akat Ata, CHP milletvekilleri Aytuğ Atıcı, Nurettin Demir, Sezgin Tanrıkulu, İlhan Cihaner, Veli Ağbaba, Özgür Özel, Hülya Güven, Candan Yüceer, Muharrem Işık, Ayşe Eser Danışoğlu ve Orhan Düzgün ise duruşmaya katılarak öğrencilere destek verdi.

“Öğrencilerimizi almaya geldik”

Adliye önünde bir açıklama yapan TTB Merkez Konseyi Başkanı Özdemir Aktan, bu davanın kabul edilemez olduğunu belirterek, “Buraya öğrencilerimizi almaya geldik. Onları toplum sağlığına hizmet verebilmeleri için okullarına götürmeye geldik” diye konuştu.

Tıp öğrencilerinin, demokrasi ve sağlık hakkı mücadelesinin kendilerine örnek olduğunu ifade eden Aktan, halkın sağlık hakkı için mücadeleye devam edeceklerini bildirdi.

TTB Merkez Konseyi üyesi Osman Öztürk ise konuşmasında öğrencilerin tutuklanma gerekçelerini Karadeniz fıkralarına benzeterek, şunları söyledi: “Biz de öğrencilerimizi yargılayanlara bir Karadeniz türküsünün sözleriyle yanıt veriyoruz; ‘Gidelim değirmene, öğütelim unları. Güneşe çevirelim, bu karanlık günleri’.”      

SES Genel Başkanı Çetin Erdolu konuşmasında, AKP hükümetinin tüm muhalif seslerden korktuğuna ve muhalif tüm unsurları sindirmeye çalıştığına işaret ederek mücadeleden yılmayacaklarını vurgularken, AKP’nin toplumun tüm muhalif kesimlerine yönelik saldırılarına değinen CHP Milletvekili Aytuğ Atıcı da, “AKP yaşama soldan bakan herkesi bir bahane bularak içeri tıkmaya çalışıyor. Ama geleceğimiz olan geçlerimizi hapsedemeyecekler” diye konuştu.

Atıcı’dan sonra söz alan, aynı zamanda tıp fakültesinde hocalık yapan CHP milletvekili Nurettin Demir ise “Öğrencilerimiz tutuklanmasalardı şu an hizmet bekleyen hastalarına hekim olarak hizmet vereceklerdi. Biz öğrencilerimizi buradan alıp Anadolu’ya sağlık hizmetine göndereceğiz.” dedi.

Tutuklu öğrenciler adına açıklama yapan Akif Çalışçı da, sağlık ve tıp öğrencilerine yönelik operasyonların siyasi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Sağlığın olmazsa olmazı barıştır. Barış olmadan sağlık olmaz. Biz hem barış istemeye, hem de sağlık hakkımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Sağlığın piyasalaştırılmasına izin vermeyeceğiz.”

Özgürlük balonları gökyüzüne bırakıldı

Adliye önünde yapılan konuşmaların ardından tutuklu öğrencilerin isimleri okunarak gökyüzüne beyaz balonlar bırakıldı. Kurum temsilcileri daha sonra davayı izlemek üzere duruşma salonuna geçerken, adliye önünde bekleyenler “Öğrenciler kampüse, Tayyip girsin kodese”, “Sağlık hakkı engellenemez”,  sloganları ile tutuklu öğrencilere seslerini duyurmaya çalıştı. Eylemde “Beyaz önlükler özgür bırakılsın”, “Sermayenin değil, halkın doktoruyuz”, “Parasız eğitim, parasız sağlık”, “Sincan F Tipi Tıp Fakültesi Kapatılsın” yazılı dövizler taşındı.

Bugün 0 kez görütülendi. Toplam 98 kez görüntülendi